Mayıs 4, 2024

Son Dakika Haberleri – Güncel Haberler

Gündemdeki haberler, güncel haberler, magazin, spor ve ekonomideki gelişmeler, yerel ve dünya haberleri Ulkugundem.com'da.

Bir medyatik-sosyetik boşanmanın perde arkası

5 min read
Bir medyatik-sosyetik boşanmanın perde arkası

Bir medyatik-sosyetik boşanmanın perde arkası

“Paranın üstüne yattı” sınan dünür, “hakikatte var olmayan ve etkin halde bulunmayan gemi, yat ve eşi deniz taşıtlarına kanunsuz usullerle mazot almak ve bu mazot üzerinden haksız hasılat elde ederek vergi kaçırmak” ile yargılanıyordu

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, son yarıyıla damgasını vuran mazot firariliği işlemlerinin perde ardı yazdı…

Sosyetik konutluluğun gizemi

Bu ilginç hikâye bize şunu gösteriyor. Biz kamuoyu önünde onların konutluluklarına bakıyoruz. “Siyasetçinin oğlu ile işadamının kızı evlendi” diye magazin medyasında resimleri izliyoruz. Gelgelelim, arkada büyük bir ticari ortaklık kuruluyor. Bir dünürün siyasetten, ihalelerden, komiteden topladıkları değişik dünürün holdingine bir araya geliyor. “Param sende kalsın” kumpasının sigortası “konutluluk” oluyor.

Ya sigorta atarsa? Başka Bir Deyişle masal gibi düğünle evlenen oğlanla kız “biz uyuşamıyoruz” derse? 

İşte işler bu noktada karışıyor. Yüzükleri çıkarmak kolay. Tek celsede nikâhı tamamlamak dahi. Ama bir sınama yapın, elinizdeki kâğıt parayı ikiye ufalan. O kadar kolay mı?

Karşımda oturan şahıs “hiç kolay olmadı” diyor. Hakikatinde kız birkaç defa “ufalamak istiyorum” demişti. Özel yaşamları bizi ilgilendirmez, siyasetçinin oğlunun muhtelif serüvenleri magazin medyasına düşmüştü. Kızın her girişiminde aileler devreye girmiş, “konutluluk sürsün, ortaklık sihirsin” denmişti. Konutluluk her şeye hatta “şiddetli tartışmalar”a karşın kâğıt üzerinde sürdü. Ama o da bir yere kadar. Artık siyasetçinin oğlu da devam etmek istemiyordu. Kadının “boşanalım” teklifine bu defa “peki” dedi. Duruşmaya gidip, suskun sedasız dağıldılar.

‘Sen görürsün’e dönen vaka

Ama işleri ayırmak o kadar kolay mı? Büroları dahi aynı binadaydı. Biri üstte, biri alttaydı. Konutluluğun parçası olduğu ortaklıkta nikâhın bitişi işleri daha da ağırlaştırdı. Ünlü siyasetçi, bir gün dünürünü, pardon “daha önceki dünürü”nü aradı. Öküz can vermişti, ortaklığın da sonu görünüyordu. “Şu bizim paraları artık alabilir miyim” dedi. Tatsız bir konuşmaydı. Konuşmadan sonra azıcık aldı da. Ama aldığı kendi söylediğine göre “devede kulak”tı. “Paramı ver” ısrarları oyalamaya dönüştü. Öyle ya “dünür” artık “daha önceki dünür” olunca edep de tatile çıkıyordu.

Sonunda vakaya daha önceki devrin bir başka kudretli siyasetçisi karıştı. “Daha Önceki dünürüm paramı vermiyor” diyen siyasetçiyle aynı yarıyıl siyaset yapmışlardı. Daha da ehemmiyetlisi babalarının soyadlarını kullanarak yükselen çocukları da yakın dosttu. Yedikleri içtikleri ayrı gitmiyordu. 

Kudretli siyasetçi, gelinin babasını aradı. Daha Önceki dünürün alacağını istedi. İşin esrarengizi, istediği para konuşulan paradan daha fazlaydı. Kamu ihalelerinin komitesine, yeni komiteler ilave edilmişti. O telefon konuşması da tatsız oldu. “Sana ne oluyor” diye özetlenebilecek bir biçimde bitti. Vaka “sen görürsün”e döndü.

Yargının önüne düşen dosya

Çok paran olacak da haram bulaşmayacak! Aile mimli bir aileydi. Daha evvel muhtelif kereler alengirli işleri sebebiyle soruşturulmuştu. Ne rastla bütün de bu yarıyılda bir dosyası yargının önüne düştü. Üstelik işin içinde yeniden marinalar, yatlar, gemiler vardı. “Paranın üstüne yattı” sınan dünür, “hakikatte var olmayan ve etkin halde bulunmayan gemi, yat ve eşi deniz taşıtlarına kanunsuz usullerle mazot almak ve bu mazot üzerinden haksız hasılat elde ederek vergi kaçırmak” ile yargılanıyordu. Bir sabah kapısı çalınıp nezaretine alındı. Yalnızca kendisi ve kardeşi değil, nezaret rakamı 39’du.

Bu ilginç denk büyü hep kafaları karıştırdı. Ailelerin harekât sonrası “helalleşmesi” sualleri daha da artırdı. İşin esrarengizi, harekât sonrası sanki bir efor devreye girmiş, ortalığı serinkanlılaştırmıştı. Çünkü, mazot firariciliğinin dosyasının temeli “Kabahat Teşkilatı Kurmak, İdaremek ve Abone Olmak, Kaliteli Dolandırıcılık ve Resmi Evrakta Sahtecilik” gibi ağır yargılamalardı. Ama 39 şahsın kimi adli hakimiyetle 39’u da hür vazgeçilmişti. Süratli başlayan dosyada aylarca pek hareket de olmadı. Bu sebeple nezaret de vazgeçilme de siyasi müdahalelere yoruldu.

Yazıyı yazmadan evvel konuşmaya çalıştığım, ancak ehemmiyetli oyuncularının kapı-duvar olduğu Muz Cumhuriyeti’ndeki hikâye özetle böyle…

Tabiatta hiçbir şey nedensiz var olmuyor. Mafya ve çeteler de böyle. Kamu ihalelerinin birilerinin zenginleşme taşıtı olması, paranın kirlenmesi, üstüne uyuma ve çökme kumpasının sıradanlaşması, hakın hukuk yerine “abiler” eliyle dağıtılması, yargının politik ve ticari hesaplaşmanın taşıtı haline gelmesi, mafya-çete kumpasını kalıcı bir rejime dönüştürüyor.

Biz ise video beklerken arkadaki sistemi bir cinsli konuşmuyoruz. Haliyle, 10 senelik periyotlarla, aynı adamları aynı hadiseleri aynı çatışmaları tekerrür tekerrür konuşuyoruz.

Parmak kanayınca unutmuyoruz da bir halkın gözünün önünde patlayan iltihap günlerdir akıyor. Sineklere ya da dikenlere kızmayın. İzlemek yerine değiştirmeye başladığınızda belki de onlara da teşekkür edeceksiniz.

Kaynak: www.patronlardunyasi.com
URL: https://www.patronlardunyasi.com/haber/Bir-medyatik-sosyetik-bosanmanin-perde-arkasi/250608

Bir yanıt yazın